scroll
Sürdürülebilirlik Performansının Raporlanması ve Paydaşlarla Paylaşılması

2.7.3.

Sürdürülebilirlik Performansının Raporlanması ve Paydaşlarla Paylaşılması

Sürdürülebilirlik raporlaması, firmaların şeffaflık ve hesap verebilirliklerini artırmaları için önemli bir araç haline gelmiştir. Bu raporlar, şirketlerin ürünlerin tasarımı, üretimi, dağıtımı ve geri dönüşümü süreçlerindeki etkilerini detaylı bir şekilde ortaya koyarak, firmaların sürdürülebilirlik hedeflerine ne kadar yaklaştığını göstermekte ve gelecekteki iyileştirmeler için yol haritası oluşturmaktadır. 

Firmalarda Sürdürülebilirlik Raporlama Süreci Nasıl İlerler? 

  • Hedef Belirleme: Firma, sürdürülebilirlik hedeflerini belirlemeli ve bu hedeflere ulaşmak için bir yol haritası oluşturmalıdır. 

  • Önceliklendirme Analizi: Firmanın faaliyetlerinin çevresel ve sosyal etkileri üzerinde en büyük etkisi olan konular belirlenmelidir. Bu, genellikle paydaş görüşmeleri, sektör analizleri ve iç değerlendirmeler yoluyla yapılır. 

  • Veri Toplama: Belirlenen öncelikli konulara ilişkin veriler, firmanın ilgili birimlerinden toplanmalıdır. 

  • Veri Analizi ve Değerlendirme: Toplanan veriler analiz edilmeli ve firmanın performansı değerlendirilmelidir. 

  • Raporun Hazırlanması: Analiz sonuçları, firmanın sürdürülebilirlik stratejisi ve hedefleri doğrultusunda bir rapor haline getirilmelidir. 

  • Bağımsız Doğrulama: Raporun doğruluğu ve güvenilirliği, bağımsız bir kuruluş tarafından doğrulanmalıdır. 

  • Yayımlama: Rapor, firmanın web sitesinde ve diğer uygun platformlarda yayınlanmalıdır. 

  • Paydaş İletişimi: Rapor, paydaşlarla paylaşılmalı ve geri bildirimler alınmalıdır. 
     

Sürdürülebilirlik Raporlaması Sürecinde Hangi Veriler Toplanmalıdır? 

Sürdürülebilirlik raporlaması için gerekli veriler, şirketin farklı birimlerinden toplanan çeşitli bilgileri içerir. Muhasebe ve finans departmanlarından finansal performans, yatırım ve vergi ödemelerine dair veriler elde edilir. Üretim birimi, enerji tüketimi, su kullanımı, atık üretimi, emisyonlar ve hammadde kullanımı gibi çevresel performans göstergelerini sağlar. İnsan kaynakları departmanı, çalışan sayısı, memnuniyeti, eğitim ve gelişim gibi sosyal verileri sunar. Kalite kontrol departmanı, ürün kalitesi ve süreç iyileştirmelerine dair verilerle katkıda bulunur. Tedarik zinciri yönetimi departmanı ise tedarikçilerin sürdürülebilirlik performansları ve lojistik süreçlerdeki çevresel etkiler hakkında bilgi verir. İletişim ve pazarlama departmanı, müşteri geri bildirimleri ve pazarlama faaliyetleri ile ilgili verileri sunarken, yönetim ise stratejik planlama, risk yönetimi ve kurumsal yönetim konularında veriler sağlar. Bu verilerin doğru, tam ve güncel olması, raporun güvenilirliği ve şeffaflığı için büyük önem taşır. Veri toplama sürecinde, şirketin yapısı ve sektörü göz önünde bulundurularak farklı yöntemler kullanılabilir. Bu yöntemler arasında iç kayıtlar, anketler, enerji ve su sayaçları, atık takibi ve tedarikçi değerlendirmeleri sayılabilir. Sürdürülebilirlik raporlama yazılımları, veri toplama, analiz ve raporlama süreçlerini kolaylaştırarak daha verimli bir çalışma imkânı sunar. 

Sürdürülebilirlik raporlamasında toplanması gereken veriler, firmanın sektörü, büyüklüğü ve hedeflerine göre değişiklik gösterse de genel olarak aşağıdaki başlıklar altında toplanabilir: 

Çevresel Veriler: 

  • Enerji Tüketimi: Elektrik, doğal gaz, yakıt gibi enerji kaynaklarının tüketimi. 

  • Su Tüketimi: Proseslerde ve günlük hayatta kullanılan su miktarı. 

  • Atık Üretimi: Katı, sıvı ve gaz halindeki atıkların miktarı ve bertaraf yöntemleri. 

  • Emisyonlar: Hava, su ve toprağa bırakılan zararlı maddelerin miktarı. 

  • Biyolojik Çeşitlilik: Doğa üzerindeki etkiler (örneğin, habitat kaybı, biyolojik çeşitlilik üzerindeki etkiler). 

  • Kaynak Kullanımı: Hammadde kullanımı, geri dönüşüm oranları. 

Sosyal Veriler: 

  • Çalışanlar: Çalışan sayısı, cinsiyet dağılımı, yaş ortalaması, çalışan memnuniyeti, ayrılma/işe başlama oranları, iş kazaları, eğitim ve gelişim programları. 

  • İnsan Hakları: Tedarik zincirinde insan hakları ihlalleri, çocuk işçiliği, zorla çalıştırma. 

  • Topluluk İlişkileri: Topluluk yatırımları, yerel halkla ilişkiler. 

  • Tedarik Zinciri: Tedarikçilerin sosyal performansı, etik süreçler. 

Ekonomik Veriler: 

  • Finansal Performans: Gelir, gider, kâr marjı, yatırım, vergi ödemeleri. 

  • Verimlilik: Üretim süreçlerindeki verimlilik, kaynak kullanımı etkinliği. 

  • İnovasyon: Ar-Ge yatırımları, yeni ürün ve hizmet geliştirme. 

Yönetişim Verileri: 

  • Kurumsal Yönetim: Yönetim kurulu yapısı, bağımsızlık, ücretlendirme politikaları. 

  • Risk Yönetimi: Risk yönetimi süreçleri, risk değerlendirmeleri. 

  • Etik: Etik ilkeler, şeffaflık, hesap verebilirlik. 

  • Ürünlerin Çevresel Etkileri: Ürünlerin yaşam döngüsü değerlendirmesi, ambalaj atıkları (Üretim, Pazarlama) 
     

Sürdürülebilirlik Raporlarının Paydaşlarla Paylaşımı Nasıl Olmalıdır?  

Sürdürülebilirlik raporları, firmaların bu konudaki çalışmalarını paydaşlarıyla paylaşmaları için etkili bir araçtır. Bu paylaşım, genellikle firmanın web sitesinde raporun yayınlanması, sosyal medya hesapları üzerinden tanıtılması, basın bülteni hazırlanması ve paydaşlarla düzenlenen toplantılar aracılığıyla gerçekleştirilir. Web sitesi, raporun en kapsamlı şekilde sunulduğu ve herkesin erişimine açık olduğu bir platformdur. Sosyal medya ise daha geniş kitlelere ulaşmak ve etkileşimi artırmak için ideal bir kanaldır. Basın bülteni sayesinde geleneksel medya organlarında da yer alınabilir. Paydaş toplantıları ise rapor hakkında daha derinlemesine bilgi vermek, soruları yanıtlamak ve paydaşlardan geri bildirim almak için önemli bir fırsattır. 

Sürdürülebilirlik Raporu Geri Bildirim Süreci Nasıl İşler? 

Paydaşlardan gelen geri bildirimler, raporlama sürecinin önemli bir parçasıdır. Geri bildirimler, firmanın sürdürülebilirlik stratejilerini ve raporlama süreçlerini geliştirmeye yardımcı olur. 

  • Geri Bildirim Kanallarının Belirlenmesi: 

Raporun içinde açık bir geri bildirim mekanizması: Raporun sonunda veya belirli bölümlerinde paydaşların geri bildirimde bulunabileceği bir e-posta adresi, çevrimiçi form veya anket linki belirtilmelidir. 
Toplantılar: Paydaşlarla düzenlenecek özel toplantılar veya genel kurullar. 
Sosyal medya: Şirketin sosyal medya hesapları üzerinden gelen yorumlar ve mesajlar. 

  • Geri Bildirimlerin Toplanması: 

Belirlenen kanallar üzerinden gelen tüm geri bildirimlerin sistematik olarak toplanması: Bu süreçte, yazılı, sözlü veya görsel her türlü geri bildirim dikkate alınmalıdır. 
Geri bildirimlerin kategorize edilmesi: Gelen geri bildirimler, konularına göre (örneğin, çevresel etkiler, sosyal sorumluluk, finansal performans) kategorize edilmelidir. 
Geri bildirimlerin analiz edilmesi: Toplanan geri bildirimler, olumlu ve olumsuz yönleri, tekrar eden konular ve öneriler açısından detaylı bir şekilde analiz edilmelidir. 

  • Geri Bildirimlerin Değerlendirilmesi: 

Önem sırasına göre sıralama: Gelen geri bildirimler, şirket için öncelikli olan konulara göre sıralanmalıdır. 
Eyleme dönüştürme: Her bir geri bildirim için, ne gibi adımlar atılabileceği belirlenmelidir. 
Sorumlulukların belirlenmesi: Her bir eylem için sorumlu kişi veya ekip belirlenmelidir. 

  • Paydaşlara Geri Bildirim: 

Geri bildirimlerin değerlendirilmesi sonucu alınan kararların paydaşlara iletilmesi: Paydaşlara, geri bildirimlerinin dikkate alındığı ve bu doğrultuda neler yapıldığı hakkında bilgi verilmelidir. 
Şeffaflık: Değişikliklerin nasıl yapılacağı ve hangi sonuçların beklendiği konusunda şeffaf olunmalıdır. 


Sürdürülebilirlik Beyanının Doğrulanması 

Sürdürülebilirlik beyanlarının doğrulanması, şirketlerin çevresel ve sosyal taahhütlerini güvenilir kılmak için önemli bir süreçtir. Bu süreçte çeşitli araçlar ve mekanizmalar kullanılabilir. Yeşil Beyanlar, firmaların çevreye duyarlı iddialarının gerçekliğini güvence altına alarak piyasada tüketici güvenliğini sağlar. Çevre etiketleri, ürünlerin sürdürülebilirliğe uygunluğunu göstermek için şeffaf bir değerlendirme sunar. Paydaşlarla iş birliği ve iletişim ise sürdürülebilirlik süreçlerinin şeffaflığını ve geniş katılımını artırır. Tüm bu doğrulama mekanizmaları, sürdürülebilirlik performansının izlenmesi, geliştirilmesi ve sorumlulukların yerine getirilmesi açısından kritik bir rol oynar. 

  • Yeşil Beyanlar Yönergesi  

Avrupa Yeşil Mutabakatı, alıcıların daha sürdürülebilir kararlar almalarını ve 'yeşil aklama' riskini azaltmalarını sağlamak için güvenilir, karşılaştırılabilir ve doğrulanabilir bilgiler almalarını sağlayarak yanlış çevresel iddialarla mücadele etme taahhüdünü ortaya koymaktadır.  

Yeşil Beyanlar Yönergesi, Avrupa Birliği'ndeki şirketlerin çevresel iddialarını nasıl dile getirebileceğini düzenleyen önemli bir yasal çerçevedir. Bu yasa, firmaların ürün veya hizmetlerinin çevre dostu olduğunu iddia ederken bu beyanlarını doğrulamasını ve şeffaf hale getirmesini zorunlu kılmaktadır. Bu şeffaflık, daha çevreci ve ekolojik açıdan üstün ürünlerin tercih edilmesine katkı sağlayan bir piyasa aracı olarak değerlendirilmektedir. Yönergenin temel amacı, greenwashing olarak bilinen yanıltıcı çevreci iddiaları engelleyerek, tüketicilere doğru bilgiler sunmaktır. 

Yönergeye göre, şirketler ürünlerinin çevresel avantajlarını iddia ederken, bu iddialarını bilimsel kanıtlara ve bağımsız denetim raporlarına dayandırmak zorundadır. Örneğin, bir ürünün "sürdürülebilir" veya "ekolojik" olduğunu iddia eden bir firma, bu beyanları destekleyecek somut verilere sahip olmalıdır. Aksi takdirde, yanıltıcı beyanlarda bulunan firmalar, para cezaları ve diğer hukuki yaptırımlarla karşılaşabilir.  

Ayrıca, Yeşil Beyanlar Yönergesi, tüketicilerin çevre dostu ürünlere olan güvenini artırmayı, firmaların gerçek sürdürülebilirlik çabalarını öne çıkarmayı ve adil piyasa rekabetini sağlamayı amaçlamaktadır. Bu yasal düzenleme, şirketlerin sürdürülebilirlik taahhütlerini daha şeffaf ve güvenilir kılarak, tüketicilerin daha bilinçli ve sorumlu tüketim kararları almasına katkı sunar. 

  • Çevre Etiketleri 

Çevre etiketleri, çevresel iddiaların bir alt kategorisidir ve bir ürünün, sürecin ya da işletmenin çevreye duyarlılığına dikkat çeken, güven işareti veya kalite simgesi olarak kabul edilir. Bu etiketler, belirli çevresel standartları karşıladığını doğrulayan sertifikasyon süreçlerine dayanır ve bu uyumluluğun sürekli olarak izlenmesini sağlar. Özellikle hazır giyim firmaları için çevre etiketleri, sürdürülebilirlik taahhütlerini doğrulamanın ve tüketicilere güvence sunmanın güçlü araçlarıdır. Bu etiketler, üretim süreçlerinin çevre dostu olduğuna ve sosyal sorumluluk ilkelerine uygunluğuna işaret eder. 

Hazır giyim firmaları, OEKO-TEX® Standard 100, GOTS (Global Organic Textile Standard), Bluesign ve EU Ecolabel gibi etiketler sayesinde, ürünlerinin zararlı kimyasallardan arındırıldığını, organik materyallerden üretildiğini ve çevreye minimal etki ile üretildiğini kanıtlayabilirler. Bu etiketler, yalnızca üretim süreçlerinin çevre dostu olduğunu doğrulamakla kalmaz, aynı zamanda tüketicilere güvenilir bilgi sunar ve işletmelerin sürdürülebilirlik çabalarını güçlendirir. 

Yeşil Beyanlar Yönergesi ile getirilen asgari gereklilikler, çevre etiketlerinin şeffaflığını ve güvenilirliğini artıracak, tüketicilerin daha bilinçli ve güvenilir seçimler yapmalarına olanak tanıyacaktır. Böylece, sürdürülebilirlik etiketlerine sahip ürünlerin minimum gereklilikleri karşıladığını bilerek, tüketiciler etik ve çevre dostu ürünlere olan güvenlerini artıracaklardır. 

İşletmeler açısından ise, bu yönergeye uyum sağlanmadığında, asgari kriterleri karşılamayan çevresel iddiaların ürün ambalajlarından ve reklam materyallerinden çıkarılması gerekecektir. Bu düzenlemeler, firmaların yasal gerekliliklere ve sürdürülebilirlik standartlarına uyumlarını kolaylaştırırken, aynı zamanda rekabet avantajı kazanmalarına ve sürdürülebilir bir marka imajı oluşturmalarına da katkı sağlamaktadır. Ayrıca, çevre etiketleri pazarda rekabet avantajı kazanmalarına ve sürdürülebilir bir marka imajı oluşturmalarına katkı sağlar. Tüm bunlar, firmaların daha çevreci, etik ve uzun ömürlü bir iş modeline geçişini desteklemektedir. 

  • Dijital Ürün Pasaportu  

Dijital ürün pasaportu, bir ürünün tüm yaşam döngüsü boyunca takip edilebilmesini sağlayan, dijital bir kimlik kartı olarak düşünülebilecek bir kavramdır ve hazır giyim sektöründe şeffaflık, sürdürülebilirlik ve tüketici güvenine yönelik önemli bir dönüşümün öncülüğünü yapmaktadır.  

Dijital ürün pasaportunda, ürünün üretiminden tüketimine, atık haline gelmesine kadar geçen süreçte elde edilen tüm veriler saklanmaktadır. Tedarik zinciri boyunca kullanılan malzemeler, üretim koşulları, enerji tüketimi gibi verilerin dijital bir platformda toplanması hem markaların itibarını güçlendirmekte hem de tüketicilerin bilinçli seçim yapmalarına yardımcı olmaktadır. Ayrıca, dijital ürün pasaportları, geri dönüşüm süreçlerinin optimize edilmesi, atık miktarının azaltılması ve sürdürülebilir malzeme kullanımının teşvik edilmesi gibi konularda da önemli bir rol oynamaktadır. Pasaportta yer alan üretim, kullanım ve atık yönetimi verileri sayesinde, ürünlerin çevresel etkileri azaltılmakta ve döngüsel ekonomiye geçiş desteklenmektedir. QR kodları veya RFID etiketleri gibi teknolojiler sayesinde, ürünlerin tüm yaşam döngüleri boyunca izlenebilirliği sağlanmakta ve değer zinciri boyunca şeffaflık artırılmaktadır.  

Avrupa Birliği'nin sürdürülebilirlik düzenlemeleri, bu pasaportların yaygınlaşmasını teşvik etmektedir. Aynı zamanda kamu kurumları, özel sektör ve teknoloji sağlayıcıları arasında güçlü bir iş birliği gerekmektedir. Ortak veri standartlarının oluşturulması, veri güvenliğinin sağlanması ve tedarik zinciri boyunca şeffaflığın artırılması gibi konularda atılacak adımlar, dijital ürün pasaportlarının etkinliğini artıracaktır. Ayrıca, tüketicilerin dijital ürün pasaportları hakkında bilinçlendirilmesi ve bu ürünlere olan talebin artırılması için kapsamlı eğitim ve bilinçlendirme kampanyaları düzenlenmelidir. Gelecekte, dijital ürün pasaportları, yapay zekâ ile entegre edilerek daha da gelişmiş analizler yapmaya ve kişiselleştirilmiş tüketici deneyimleri sunmaya olanak sağlayacaktır. 

Dijital Pasaportta Neler Bulunur? 

  • Ürünün kökeni: Hangi malzemelerden üretildiği, nerelerde üretildiği gibi bilgiler. 

  • Üretim süreci: Üretimde kullanılan enerji miktarı, su tüketimi, karbon ayak izi gibi çevresel etkiler. 

  • Kullanım talimatları: Ürünün nasıl kullanılacağı, bakımı ve onarımı ile ilgili bilgiler. 

  • Atık yönetimi: Ürünün kullanım ömrü sonunda nasıl bertaraf edileceği, geri dönüşüm veya tamir imkanları gibi bilgiler. 

  • Sürdürülebilirlik metrikleri: Ürünün çevresel ve sosyal etkileriyle ilgili detaylı bilgiler, sertifika bilgileri. 


Paydaşlarla İş Birliği ve İletişim 

Sürdürülebilirlik beyanlarının doğrulanmasında paydaşlarla iş birliği ve iletişim kritik bir rol oynar. Bu süreçte, paydaşlarla kurulan etkili iş birliği, şirketin tüm değer zinciri boyunca çevresel ve sosyal sorumluluklarını izleme ve geliştirme fırsatlarını artırır. Örneğin, tedarik zincirindeki tüm paydaşlarla şeffaf ve sürekli bir iletişim kurulması, sürdürülebilirlik beyanlarının yalnızca şirketin kendi faaliyetleriyle sınırlı kalmayıp, tedarikçi ve taşeronların da çevresel ve sosyal sorumluluk ilkelerine uyup uymadığını izlemek açısından önemlidir. 

Ayrıca, bağımsız denetim süreçlerinde paydaşlardan alınan veriler ve bilgiler, beyanların doğrulanmasını kolaylaştırır. Bu sayede şirketler, sürdürülebilirlik iddialarını bilimsel kanıtlar ve bağımsız sertifikasyonlarla desteklerken, iş birliği yaptıkları paydaşların katkılarıyla iddialarını güçlendirebilirler. Sosyal sorumluluk, özellikle işçi hakları ve etik üretim gibi konularda da paydaşlarla iş birliği yapılması, bu iddiaların güvenilirliğini artırır. 

Paydaşlarla sürekli iletişim kurmak, şirketin toplumsal itibarını güçlendirir ve güvenilir bir marka imajı oluşturmasına katkı sağlar. Böylece, tüketiciler, tedarikçiler ve diğer paydaşlar, firmanın sürdürülebilirlik çabalarına daha fazla güven duyar ve şirketin iddialarının doğruluğuna dair şeffaf bir bilgiye sahip olurlar. Sonuç olarak, paydaşlarla iş birliği ve iletişim, sürdürülebilirlik beyanlarının güvenilirliğini ve şeffaflığını artıran temel faktörlerden biridir.