scroll
Atık Yönetimi ve Geri Dönüşüm

2.4.4.

Atık Yönetimi ve Geri Dönüşüm

Hazır giyim sektörü, dünya genelinde büyük bir ekonomik öneme sahip olmasının yanı sıra, çevresel etkileriyle de dikkat çekmektedir. Sektörde üretim süreçleri sırasında ortaya çıkan atıklar, çevre kirliliğine ve kaynak israfına neden olmaktadır. Bu nedenle, atık yönetimi ve geri dönüşüm uygulamaları, sürdürülebilir bir gelecek için kritik öneme sahiptir. Atık yönetimi, üretim süreçlerinde oluşan atıkların minimize edilmesi, yeniden kullanımı ve geri dönüştürülmesi gibi yöntemleri içerir. Geri dönüşüm ise, atık malzemelerin yeniden işlenerek yeni ürünler elde edilmesini sağlar. Bu uygulamalar hem çevresel etkilerin azaltılmasına hem de ekonomik kazançların artırılmasına katkıda bulunur. 

Atık hiyerarşisi, atık yönetiminde en etkili ve sürdürülebilir yöntemleri belirlemek için kullanılan bir çerçevedir. Bu hiyerarşi, atıkların çevresel etkilerini minimize etmek amacıyla beş ana basamaktan oluşur: 

Önleme: En üst düzey ve en önemli aşama, atıkların oluşmasını önlemektir. Bu, üretim süreçlerini optimize etmek, daha az malzeme kullanmak ve daha uzun ömürlü ürünler tasarlamak gibi yöntemlerle sağlanabilir. 

Yeniden Kullanım: Kullanılmış ürünlerin tamir edilerek veya yeni bir amaç için kullanılarak tekrar kullanılmasıdır. Bu, tekstil atıklarının önemli bir kısmının çöpe gitmesini önlemeye yardımcı olur. 

Geri Dönüşüm: Kullanılmış ürünlerin hammaddeye dönüştürülerek yeni ürünlerde kullanılmasıdır. Tekstilde pamuk, polyester, yün gibi lifler geri dönüştürülebilir. 

Geri Kazanım: Atıkların enerji veya ısı üretmek için kullanılmasıdır. Bu, geri dönüştürülemeyen veya tekrar kullanılamayan atıklar için bir çözümdür. 

Bertaraf: Atıkların geri dönüştürülemeyen veya tekrar kullanılamayan ve geri kazanım için uygun olmayan atıkların çöpe atılmasıdır. Bu, atık hiyerarşisinin en son ve en az tercih edilen aşamasıdır. 



 

Kaynağında Ayırma ve Ayrı Toplama Sistemleri 

Atıkların kaynağında ayrılması ve ayrı toplanması, geri dönüşüm süreçlerinin etkinliğini artırır. Kaynağında ayırma sistemleri, atıkların türlerine göre ayrılmasını sağlar. Bu sayede, geri dönüşüm süreçleri daha verimli bir şekilde gerçekleştirilebilir. 

Kaynağında ayırma sistemleri, üretim süreçlerinde oluşan atıkların türlerine göre ayrılmasını sağlar. Örneğin, kâğıt, plastik, metal, kırpıntılar ve organik atıklar ayrı ayrı toplanarak geri dönüşüm süreçlerine gönderilir. Bu sistemler, atıkların doğru bir şekilde ayrılmasını ve geri dönüşüm süreçlerinin daha verimli bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlar. Ayrıca, kaynağında ayırma sistemleri, atık miktarının azaltılmasına ve çevresel etkilerin minimize edilmesine katkı sağlar. 

Atık Ayrıştırma Eğitimleri: Çalışanlara, hangi atıkların hangi istasyona atılması gerektiği konusunda düzenli olarak eğitimler verilmelidir. Bu eğitimler, görsel materyaller ve basit talimatlar içeren broşürler, afişler ve videolar aracılığıyla sunulabilir. 

Geri Dönüşüm Kutuları ve Konteynerleri: Üretim alanlarında ve ofislerde açıkça işaretlenmiş geri dönüşüm kutuları ve konteynerleri bulundurulmalıdır. Bu kutular, atık türlerine göre farklı renklerde veya etiketlerle işaretlenebilir. 

Düzenli Toplama ve Taşıma: Atıkların düzenli olarak toplanması ve geri dönüşüm tesislerine veya ilgili bertaraf tesislerine taşınması için bir sistem kurulmalıdır. Bu sistem, atık türlerine göre farklı toplama günleri ve saatleri içerebilir. 

Atık Takip Sistemi: Atıkların kaynaktan geri dönüşüm tesisine veya bertaraf tesisine kadar olan izlenebilmesi için bir atık takip sistemi kurulmalıdır. Bu sistem, elektronik veya manuel olarak yürütülebilir. 

İç Denetimler: Atık ayrımının doğru yapıldığını kontrol etmek amacıyla düzenli denetimler yapılabilir. Denetim sonuçlarına göre, eksiklikler tespit edilip gerekli düzeltici önlemler alınabilir.  


Atık Üretimini Önleyici Tedbirler 

Atık üretimini önleyici tedbirler, üretim süreçlerinde atık miktarını azaltmayı amaçlar. Bu tedbirler arasında, malzeme kullanımının optimize edilmesi, üretim süreçlerinin iyileştirilmesi ve atık üretimini azaltan teknolojilerin kullanılması yer alır. Bu tedbirler, atık miktarını azaltır ve çevresel etkileri minimize eder. 

Üretim Süreçlerinin Analizi ve Optimize Edilmesi: Üretim süreçleri analiz edilerek israfın azaltılması sağlanabilir. Bu analizler, üretim hattındaki her adımın gözden geçirilmesini ve atık üretimine neden olan faktörlerin belirlenmesini içerir. Bu, daha az kumaş kullanımı, daha az hata ve kusurlu ürün üretimi, daha verimli kesim teknikleri ve stok yönetimi gibi adımları içerir. Örneğin, bir hazır giyim fabrikasında, kumaş kesiminde daha verimli yöntemler kullanarak kumaş israfı azaltılabilir. Bilgisayar destekli kesim makineleri kullanarak kumaşın daha verimli kesilmesi sağlanabilir. 

Yeniden Kullanılabilir Malzemeler: Tekrar kullanılabilir malzemeler tercih edilmelidir. Örneğin, üretim sırasında ortaya çıkan kumaş parçaları, başka ürünlerde kullanılabilir veya yeniden işlenerek yeni kumaşlar üretilebilir. Ayrıca, ambalaj malzemeleri de tekrar kullanılabilir veya geri dönüştürülebilir malzemelerden seçilmelidir. Örneğin, üretim sırasında ortaya çıkan küçük kumaş parçaları, aksesuar veya küçük tekstil ürünleri üretiminde kullanılabilir. 

Stok Yönetimi ve Fazla Üretimi Önleme: Doğru stok yönetimi ile fazla üretim ve stok fazlası önlenebilir. Bu sayede atık oluşumu ve bertaraf maliyetleri azalacaktır. 

Üretim Fazlası Ürünler: Üretim fazlası veya defolu ürünler, ihtiyaç sahiplerine bağışlanabilir veya geri dönüştürülerek yeni ürünler üretilebilir. Bu hem atık miktarını azaltır hem de sosyal sorumluluk projelerine katkı sağlar.  


Atık Depolama Alanlarının Yönetimi ve Kontrolü 

Atık depolama alanlarının yönetimi ve kontrolü, atıkların çevresel etkilerini azaltmak için önemlidir. Bu alanlar, atıkların güvenli bir şekilde depolanmasını ve kontrol edilmesini sağlar. Atık depolama alanlarının düzenli olarak denetlenmesi, çevresel riskleri minimize eder. 


Firmalarda Atık Depolama Alanı Nasıl Olmalıdır? 

Çevresel Uyumluluk: Atık depolama alanları, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın ilgili mevzuatlarına uygun şekilde tasarlanmalı ve işletilmelidir. 

Sızıntı ve Yangın Önleme: Atıkların depolanması sırasında sızıntı ve yangın gibi riskler önlenmelidir. Bu amaçla, depolama alanları su geçirmez ve yangına dayanıklı malzemelerden inşa edilmeli ve gerekli güvenlik önlemleri alınmalıdır. 

Depolama Alanlarının Denetimi: Depolama alanlarının düzenli olarak denetlenmesi gerekmektedir. Bu denetimler, atıkların doğru şekilde depolandığını ve çevreye zarar vermediğini kontrol etmek amacıyla yapılır. Ayrıca, depolama alanlarının kapasitesi ve düzeni de gözden geçirilmelidir.  

Atıkların Etiketlenmesi: Atıkların uygun şekilde etiketlenmesi sağlanmalıdır. Her atık türü için ayrı etiketler kullanılarak, atıkların doğru şekilde ayrılması ve geri dönüşüm sürecine yönlendirilmesi sağlanır. Etiketler, atığın türünü, kaynağını ve geri dönüşüm yöntemini belirtmelidir.  

Tehlikeli Atıklar: Tehlikeli atıklar, diğer atıklardan ayrı olarak depolanmalı ve yönetilmelidir. Tehlikeli atıklar, çevreye ve insan sağlığına zarar verebilecek maddeler içerir. Bu nedenle, bu atıkların özel depolama alanlarında ve güvenli bir şekilde yönetilmesi gereklidir. Ayrıca, tehlikeli atıkların taşınması ve bertaraf edilmesi için özel prosedürler uygulanmalıdır. 

Atık Taşıma Süreçlerinde Emisyon Azaltma Stratejileri

Atık taşıma süreçlerinde emisyonların azaltılması, çevresel sürdürülebilirlik açısından önemlidir. Bu süreçlerde, düşük emisyonlu taşıma araçlarının kullanılması, atık taşıma güzergâhlarının optimize edilmesi ve atık taşıma süreçlerinin iyileştirilmesi gibi stratejiler uygulanabilir. Böylece, taşıma süreçlerinde emisyonlar azaltılabilir ve çevresel etkiler minimize edilebilir. 

Firmalar Taşıma Süreçlerinde Emisyonlarını Nasıl Azaltabilir? 

Düşük Emisyonlu Araçlar: Atık taşıma süreçlerinde düşük emisyonlu araçlar kullanılmalıdır. Elektrikli veya hibrit araçlar, fosil yakıtlı araçlara göre daha az emisyon üretir. Bu araçların kullanımı, taşıma süreçlerinde çevresel etkileri azaltır. 

Taşıma Rotalarının Optimizasyonu: Taşıma rotaları optimize edilerek yakıt tüketimi azaltılmalıdır. En kısa ve en verimli rotaların belirlenmesi, yakıt tüketimini ve emisyonları azaltır.  

Yakın Geri Dönüşüm Tesisleri: Atıkların yakın geri dönüşüm tesislerine taşınması sağlanmalıdır. Atıkların uzun mesafeler taşınması hem maliyetleri artırır hem de çevresel etkileri büyütür. Bu nedenle, atıkların yakın geri dönüşüm tesislerine yönlendirilmesi, daha sürdürülebilir bir çözüm sunar. 

Atıkların Sıkıştırılması ve Taşıma Hacminin Azaltılması: Atıkların taşınmadan önce sıkıştırılması, taşıma hacminden tasarruf sağlayarak emisyonları ve maliyetleri düşürür. 

Atık İthalat ve İhracatına İlişkin Yasal Mevzuat

Atık ithalatı ve ihracatı, yasal mevzuatlara uygun olarak gerçekleştirilmelidir. Bu mevzuatlar, atıkların uluslararası taşınması sırasında çevresel ve sağlık risklerini azaltmayı amaçlar. Atık ithalatı ve ihracatı konusunda yasal düzenlemelere uyulması, çevresel sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşır.  

Güncel Mevzuat Takibi: Güncel yasal mevzuatlar düzenli olarak takip edilmelidir. Atık ithalatı ve ihracatı ile ilgili yasal düzenlemeler sürekli olarak güncellenebilir. Bu nedenle, ilgili mevzuatların düzenli olarak takip edilmesi ve uygulanması gereklidir. Örneğin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yayınladığı güncel atık yönetimi mevzuatları takip edilmelidir.  

İlgili Kurumlarla İş birliği: Atık yönetimi ve geri dönüşüm süreçlerinde, yerel ve ulusal otoritelerle iş birliği yapmak önemlidir. Bu iş birliği, yasal düzenlemelere uyumu ve süreçlerin etkinliğini artırır.  

Çalışan Eğitimi: Çalışanlar bu mevzuatlar hakkında bilgilendirilmeli ve eğitimler düzenlenmelidir. Çalışanların yasal düzenlemeler hakkında bilgi sahibi olması, atık yönetimi süreçlerinin doğru ve yasalara uygun şekilde yürütülmesini sağlar. Bu eğitimler, düzenli olarak güncellenmeli ve çalışanların katılımı teşvik edilmelidir.  

Çalışanlara Atık Ayırma ve Geri Dönüşüm Eğitimleri

Atık yönetimi ve geri dönüşüm, yeşil üretim uygulamalarının temel bileşenlerindendir. Çalışanlara atık ayırma ve geri dönüşüm eğitimleri verilerek, atık yönetimi konusunda farkındalık artırılabilir. Bu eğitimler, çalışanların atıkları doğru bir şekilde ayırmalarını ve geri dönüşüme katkıda bulunmalarını sağlar. 

Eğitim programları kapsamında, atık ayırma ve geri dönüşüm yöntemleri hakkında bilgi verilir. Çalışanlar, atıkları nasıl doğru bir şekilde ayıracaklarını ve geri dönüşüm süreçlerine nasıl katkıda bulunacaklarını öğrenirler. Ayrıca, atık ayırma ve geri dönüşüm eğitimleri, çalışanların çevresel sürdürülebilirlik konusunda bilinçlenmelerini sağlar ve atık yönetimi konusunda proaktif davranmalarını teşvik eder.